Cemaat kavramının farklı yönleriyle ele alındığı Alternatif Bakış programında Metin Karabaşoğlu devlet- cemaat ilişkisine değindi. İmam hatiplerden, camilerde gençlik kollarının oluşturulmasına kadar devletin dine hizmet noktasında attığı bir çok adıma dikkat çekti.
Diğer yandan dine hizmette sivillik ve gönüllülük esaslarını hatırlatarak “şunun görülmesi gerekiyor bence; devlet memuru olarak son tahlilde bu işi yapacaksınız. Yapmasının karşılığında devletten maaş alan kişi olacaksınız. Cemaatler, karşılığında bir menfaat edinmeme sırf Allah için yapma tavrını verebildikleri ölçüde muvaffak olabiliyorlar. Bu zarar gördüğünde hizmetleri de zarar görüyor. E aynısı devlet üzerinden, devlet memuriyeti içerisinden veya devletin emir komuta zinciri içerisinde olan bir sistemde de baştan itibaren olacak.” dedi.
Devletin dini hizmetlere alan açmasının olumlu bir adım olduğunu belirten Karabaşoğlu, devletin cemaat misyonu almaması gerektiğini ifade etti. Bu tavrın hüsranla sonuçlanacağını belirten Karabaşoğlu “Cemaatlerin yerini alan veya cemaatlerin hizmetine talip olan bir şey devlet yapısı içerisinden oluşturulamaz. Hem bu işin maaşlı memuriyet üzerinden olacak olması, hem de devlet işleyişi içerisinde bir düzenleme, bir otorite ilişkisi içerisinde gerçekleşecek olması itibarıyla bunun sonu hüsran olur. Cemaatler devletleşmemeli ama öbür taraftan devlet de cemaatlerin hizmetine talip olmamalı. Onlara gerek yok bunu ben halledebilirim diye zannetmemeli” dedi.