İnanç geni, 'latife-i Rabbaniye' olabilir mi?
İnanmanın insanın yaratılışından gelen, özünde olan, karşıkonulmaz bir ihtiyaç olduğunu bugün biliminsanları dahi kabul ediyor.
TV111 ekranlarında her perşembe izleyicisiyle buluşan Bir Niyet Bir Tasavvur programında bu hafta Melahat Güler ve Nurender Kuşaslan gençlerin sorunlarını ve bu sorunlara Bediüzzaman'ın bakışını konuştular.
Gençlerin maddi ihtiyaçlarını gözeten ebeveynlerin, manevi ihtiyaçları ise zaruriyattan görmediğini belirten Kuşaslan; halbuki bugün bilimsel verilerin bile insan için 'inanmanın bir ihtiyaç olduğunu' kabul ettiğine dikkat çekti.
Hatta genetikçilerin 'inanç geni' adını verdikleri bir genle bunun somut bir nedenini bulmaya çalıştıklarına vurgu yapan Kuşaslan; biliminsanlarının bile varolduğunu artık kabul ettiği bir ihtiyacı, çocuklukta ihmal etmenin, önemsiz görmenin, elbette gençlik döneminde sorunlara neden olduğunu ifade etti.
Güler ise; bu ihtiyacın kaynağına Bediüzzaman'ın Risale-i Nur metinlerinde 'latife-i Rabbaniye' şeklinde işaret ettiğine dikkat çekerek, çocukluk döneminde böylesi bir ihmalin elbette ilgili latifenin ölmesine veya duyarsızlaşmasına neden olabileceğini belirtti.