IŞİD'den İslam devleti Çıkar mı?

IŞİD'den 'İslam devleti' çıkar mı?

İslam'ın en kemal manada uygulandığı dönemlerde yönetimlerin hep halkın iradesine dayandığını görüyoruz. IŞİD gibi şiddeti teşvik eden ve korkuyu idarî esas kabul eden yapılardan, özellikle bu nedenle, bir İslam devleti çıkmaz.

Her pazartesi TV111 ekranlarında izleyicisiyle buluşan Alternatif Bakış programında bu hafta, araştırmacı-yazar Metin Karabaşoğlu, Şener Boztaş'ın "İslam nasıl bir yönetim biçimi istiyor?" temalı sorularını yanıtladı.

Asr-ı Saadet'ten, Hulefa-i Raşidin döneminden ve sonrasından misallerle İslam'ın 'meşru' kabul ettiği sistemin esaslarını irdeleyen ikili, özellikle şu günlerde kendisine 'İslam devleti' adını veren IŞİD (Irak-Şam İslam Devleti) gibi güç ve zorbalık temelli örgütlerin, bu esaslar açısından ne kadar İslamî olabildiklerini/olabileceklerini de masaya yatırdılar.

Bütün ümmetin ittifakıyla İslam'ın en faziletli örnekleri sayılan, en kemal manada imanın ve dinin gerektirdiği şekilde yaşayanlar olarak kabul edilen sahabe döneminde, idare şeklinin özellikle 'halkın iradesine' dayandırıldığına vurgu yapan Karabaşoğlu; bu açıdan bakılırsa, halkın iradesiyle başageçmemiş hiçbir yönetim biçiminin İslamî sayılamayacağını, bu nedenle başta 'saltanat düzeni' olmak üzere, böylesi despotik idare şekillerinin tamamının İslam'ın yapısına aykırı olduğunu dile getirdi.

Bir devletin isminde 'İslam devleti' tanımının yer almasının, o devletin İslamî görülmesi için yeterli olmadığına özellikle vurgu yapan Karabaşoğlu; bugün IŞİD gibi korkutucu bir şiddete ve zorba bir yönetime dayanan örgütlerin sırf kendilerini İslamî gelenek içinde bazı öğelerle tarif ediyorlar, isimlendiriyorlar diye İslamî görülmemeleri gerektiğini ifade etti.

 

Tüm Haberler

Tümü için tıklayın...