Kemalist ve Hamidist Tarih Yazımlarının Amacı Ne?

TV111'de her hafta izleyicisiyle buluşan Alternatif Bakış'ta, bu hafta, Divan-ı Harb-i Örfî'deki bir bölüm üzerinden "Bediüzzaman'ın siyasete ve hürriyete bakışı" müzakere edildi. İlgili bölüm okunmadan önce, eserin yazılmasına sebep olan yargılanma sürecinin ve 31 Mart Olayı'nın da konuşulduğu programda, geçmişten günümüze bu olay üzerinden yapılan 'çarpıtmalara' da dikkat çekildi. Kemalist tarih yazımı tarafından 31 Mart'ın bir irtica vakıası olarak gösterilmeye çalışıldığını hatırlatan yazar Metin Karabaşoğlu, fakat bugün de, görünüşte karşı safta yeralan kimi 'dindar tarihçilerin' benzeri bir çarpıtmayı yaptığını ifade etti.

Öncekileri 'Kemalist tarih yazımı' ile andığımız gibi bunları da 'Hamidist tarih yazımı' içinde anmak gerektiğini belirten Karabaşoğlu; amacın ise tıpkı Kemalist tarih yazımında olduğu gibi bir 'kişi kültü' oluşturmak olduğunu dile getirdi. Her iki tarafın da söylemlerini haklı çıkarmak adına iftira atmaktan çekinmediklerini vurgulayan Karabaşoğlu, 31 Mart ve sonrasında yaşananların da bu iftiraların merkezinde durduğunu ifade etti. Bu anlamda Divan-ı Harb–i Örfî'nin o karmaşık ve üzerinden çokça yalan üretilen dönemde Bediüzzaman'ın sahih duruşunu öğretmek açısından kıymetli olduğunun altını çizen Karabaşoğlu; bugün de, Bediüzzaman'ın o dönemdeki duruşunu öğrenmek isteyenlerin müracaat etmesi gereken eserin Divan-ı Harb-i Örfî olduğunu sözlerine ekledi.

 

Tüm Haberler

Tümü için tıklayın...