Kime 'şair' denmeli?
İnsanın kendisini şiir kılmasıdır, şair olmak...
TV111'de her hafta izleyicisiyle buluşan Kahve Bahane programında şair Haydar Ergülen, Kübra Nur Duran'ın konuğu oldu. Ergülen; özellikle çocukluğuna, babasıyla diyaloğuna, şairliğin ve şiirin tanımına dair etkileyici detayları izleyicilerle paylaştı. Kendisine şair değil de 'şiir yazarı' demesiyle tanınan Ergülen; Duran'ın 'neden böylesi bir tercihte bulunduğu' sorusu üzerine dünyasındaki şaire ve şiire dair şunları anlattı:
"Bir defa insan kendisine şair demez, dememeli. Hani 'yazar' diyebilirsiniz. Şair sanki başka bir dünya, başka bir çağ, başka bir uygarlığa ait; yitirdiğimiz birşeye ait, kıymetli birşeymiş gibi. O yüzden de ben sakınarak/saklayarak şair demiyorum kendime.
Şair arkadaşım Orhan Alkaya'nın bir dizesi vardır, çok güzel bir dizedir; "İnsan ilkin usta olur, sonra sonra çırak..." İnsan gençken, ister şiir yazsın, ister başka birşey yapsın, usta olmayı çok önemser. Sonra yaşlandıkça anlar ki; daha çırak olmalı, acemi olmalı, yeni başlayan gibi hevesli olmalı... Bunu biraz geç anlar. Şairlik de böyle birşey. Gençken insan şair olmak ister. Sonra çoğu insan bunun çok kolay birşey olmadığını, özel birşey olduğunu anlar, itinayla kullanır veya kullanmaz. Fakat ben bunlar üzerine çok düşündüğüm ve hissettiğim için; kendime 'şiir yazarı' demeyi uygun görüyorum. "
İlerleyen kısımlarda kendi dünyasında şairin 'hayatını bir şiir kılabilmiş insan' olduğunu da belirten Ergülen, hayatındaki ahengin, hayata bakışındaki ahengin metindeki ahengi yakalayabildiği bir kişiye 'şair' denilmesini daha uygun gördüğünü sözlerine ekledi.