Medine'den devlet sistemi çıkarılabilir mi?
Peygamber Efendimizin hayatı elbette tüm müminler için en güzel örnekleri içeriyor. Ancak ulemanın şimdiye kadar yaptığı çalışmalardan anlıyoruz ki; İslam, yönetim anlamında çok önemli temel düsturların altını çizmekle birlikte, bu yönetimin detaylarını daha çok toplumların seçimlerine bırakmış.
Her pazartesi TV111 ekranlarında izleyicisiyle buluşan Alternatif Bakış programında bu hafta, araştırmacı-yazar Metin Karabaşoğlu, Şener Boztaş'ın "İslam nasıl bir yönetim biçimi istiyor?" temalı sorularını yanıtladı.
Boztaş'ın; "Peygamber Efendimiz aleyhissalatuvesselamın Medine hayatından bir devlet modeli çıkarılabilir mi?" şeklindeki bir sorusu üzerine Karabaşoğlu; geçmişte de pekçok âlimin Efendimizin uygulamalarından böylesi sistemler oluşturmaya çalıştıklarını, fakat bugün bu âlimlerin eserlerini yanyana koyup baktığımızda konjonktürlerinden ve yaşadıkları dönemdeki siyasi olaylardan etkilenerek birbirinden çok farklı modellemeler yaptıklarının görüldüğünü ifade etti.
Bunun bize iki şeyi söylediğini belirten Karabaşoğlu; bunlardan birincisinin, 'her devrin ve sistemin, bakış açısına göre, Efendimizin hayatından istifade edebilecek birşeyler bulabileceği' olduğunu; ikincisinin ise, Efendimizin hayatındaki uygulamaların ve mübarek ağzından beyan edilen düsturların çok katı, yoruma açık olmayan, tektipçi bir yapı içermediğinin buradan anlaşılabildiğini dile getirdi.
Bu yönüyle gerek Kur'an'ın ve gerek Efendimizin sünnettinin toplumları hareketsiz hale getirecek kadar, en detayına kadar belirgin bir sistem dayatmadıklarının görüldüğünü belirten Karabaşoğlu; ancak temel düsturlar anlamında elbette hem Kur'an'dan hem de sünnetten dersler alınabileceğini sözlerine ekledi.