Sırr-ı İnna A’tayna Risalesi Siyasi Bir Çerçevede Okunmamalı

Bediüzzaman’dan Mektup Var programında On Dördüncü Şua'nın müzakeresi yapıldı.

Bediüzzaman’dan Mektup Var programı sunucularından Metin Karabaşoğlu, Sırr-ı İnna A’tayna Risalesi'nin Bediüzzaman’ın her zaman yanında olan bir eser olmadığını ifade ederek, “Bediüzzaman bu risaleden ihtiyaç olduğunda dersini ve tesellisini alıyor. Daha sonra sarsılmaz iman ve Kur’an hakikatlerine yüzünü çeviriyordu” dedi. Ve Üstad’ın talebelerine de bu dersi verdiğini söyledi.

Bediüzzaman’ın en sıkıntılı dönemlerinde Kevser sûresi ile muhatap olduğunu anlatan Ahmet Özkılınç ise Üstad’ın Kevser sûresinden, Allah’ın din için hizmet edenleri yalnız bırakmayacağını, yapılan zulümlerin sonu olduğuna dair teselli ve ümit verici çıkarımlarda bulunarak Sırr-ı İnna A’tayna Risalesi'ni yazdığını söyledi. Ve bu risaleden kesin siyasi hükümler çıkarmanın yanlış olduğunu hatırlattı.

Özkılınç, Sırr-ı İnna A’tayna Risalesinin sürekli el atında bulunması gerektiğini düşünen kesimin büyük çoğunluğunun siyasi meselelerde çok büyük sapmalar yaşadıklarını anlatarak, “Böyle düşünen kesim, asıl vazife oradaymış gibi kabul ederek, o Risaleden iman hakikatlerine dair ümit ve teselli verici bir şevk çıkarması gerekirken, siyasi çerçevedeki bir okuma ile hatalı hükümler çıkarabiliyor” dedi.

 

Haber: Hatice Meryem Akovalı

 

 

Tüm Haberler

Tümü için tıklayın...