Değerler güçlerini nereden alır? Siyaseti 'güç' mü, 'değerler' mi yönetir? Modern dünyada 'değer ve güç dengesi' ne durumda? Cam Kulübeden programında Doç. Dr. Ahmet Yıldız, uluslararası siyasi kurumlar, bu kurumların bugün geldiği nokta ve 'değer siyaseti' üzerine önemli açıklamalarda bulundu.
Siyasetin meşruiyetini değerlerden, değerlerin güçlerini ise meşruiyetten aldığına dikkat çeken Ahmet Yıldız; bu anlamda sosyolojik düzeyde meşru hale gelmiş herşeyin kendisini bir değer olarak sunabileceğine/dayatabileceğine dikkat çekti. Sözlerine Nazi Almanyası'nı örnek vererek devam eden Yıldız, toplumun onu doğru bulmasıyla nazizmin dahi kendisini bir değer olarak sunabileceğini dile getirdi. Bu noktada ulus devlet değerler sistemi ile uluslararası değerler sisteminin birbirinden ayrıldığını belirten Yıldız, uluslararası düzeyde ulus devlet çıkarlarından daha aşkın ve daha insanî bir siyasetin geliştirilmesinin bir ihtiyaç olduğunu ifade etti.
"Bu değerler sisteminin devletler arasındaki somut yansımaları önce iki savaş arasında Milletler Cemiyetiydi savaş sonrasında Birleşmiş Milletlerdi. Ama bugün bu kurumsal karşılıkların artık fonksiyonlarını yerine getirmekten uzaklaştığını görüyoruz. Ama paylaşılan bir değerler çerçevesi üzerinden baktığınızda ulus devletlerin hükümranlık haklarının, bağımsızlıklarının gözetilmesinin bu değerler sistemi içerisinde merkezi bir yere sahip olduğunu görebiliyoruz. Ama bu ulus devletlere kendi vatandaşları diyelim yönettikleri üzerinde mutlak tasarruf hakkını vermez. Ulus devletleri de bağlayan, onların da uymak zorunda oldukları evrensel insan hakları diyebileceğimiz bir normlar ve değerler manzumesinin olduğunu da söyleyebiliriz."
Ancak bugün gelinen durumda, bu amaçla kurulan uluslararası siyasi örgütlerin bile, gücün ve çıkarın elinde değerleri esnettiğini veya deforme ettiğini belirten Yıldız; Batılı güçlerin dünya coğrafyasındaki çıkar amaçlı faaliyetlerinin tamamının bir değer savunusu altında gerçekleştiğini ve bunun da değerlerin meşruiyetini azalttığını sözlerine ekledi.