bir sırrını tefsir etmekle beraber, nefis ve malını Cenab-ı Hakka satanların beş derece kâr içinde kâr ve satmayanların beş derece hasâret içinde hasâret kazandıklarını, gayet mukni bir temsil ile tefsir ediyor. Hakikate karşı mühim bir kapı açıyor.
YEDİNCİ SÖZ: .... 57
يُؤْمِنُونَ بِاللهِ وَالْيَوْمِ اْلاٰخِرِ * 1
اِنَّ وَعْدَ اللهِ حَقٌّ فَلاَ تَغُرَّنَّكُمُ الْحَيٰوةُ الدُّنْيَا وَلاَيَغُرَّنَّكُمْ بِاللهِ الْغَرُورُ * 2
âyetinin meâlinde ve "İman-ı Billâh ve'l-yevmi'l-âhir" ve hayat-ı dünyeviye hakkındaki âyetlerin mühim bir sırrını gayet mâkul bir temsil ile tefsir etmekle beraber, ehl-i gaflet hakkında dünyanın ne kadar dehşetli; ve mevt ve ecel, ne kadar müthiş; ve acz ve fakr, ne kadar elim olduğunu ve ehl-i hidâyet hakkında hayat-ı dünyeviyenin içyüzü, ne kadar güzel ve kabir ve ecel ve acz ve fakr nasıl birer vesile-i saadet bulunduğunu gayet kat'î bir tarz ile ispat eder. Saadet-i dâreyne giden yolu gösterir.
SEKİZİNCİ SÖZ: .... 62
اَللهُ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُوَ الْحَىُّ الْقَيُّومُ 3* اِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللهِ اْلاِسْلاَمُ * 4
âyetlerinin meâlinde mahiyet-i dünya ve dünyada mahiyet-i insan ve insanda mahiyet-i din hakkındaki âyâtın mühim bir sırrını (Suhûf-u İbrahim'de aslı bulunan) güzel ve parlak bir temsil ile tefsir etmekle beraber, dünyanın mahiyetini ve dünyadaki ruh-u insanî ve insandaki dinin kıymetini göstermekle beraber,
bir sırrını tefsir etmekle beraber, nefis ve malını Cenab-ı Hakka satanların beş derece kâr içinde kâr ve satmayanların beş derece hasâret içinde hasâret kazandıklarını, gayet mukni bir temsil ile tefsir ediyor. Hakikate karşı mühim bir kapı açıyor.
YEDİNCİ SÖZ: .... 57
يُؤْمِنُونَ بِاللهِ وَالْيَوْمِ اْلاٰخِرِ * 1
اِنَّ وَعْدَ اللهِ حَقٌّ فَلاَ تَغُرَّنَّكُمُ الْحَيٰوةُ الدُّنْيَا وَلاَيَغُرَّنَّكُمْ بِاللهِ الْغَرُورُ * 2
âyetinin meâlinde ve "İman-ı Billâh ve'l-yevmi'l-âhir" ve hayat-ı dünyeviye hakkındaki âyetlerin mühim bir sırrını gayet mâkul bir temsil ile tefsir etmekle beraber, ehl-i gaflet hakkında dünyanın ne kadar dehşetli; ve mevt ve ecel, ne kadar müthiş; ve acz ve fakr, ne kadar elim olduğunu ve ehl-i hidâyet hakkında hayat-ı dünyeviyenin içyüzü, ne kadar güzel ve kabir ve ecel ve acz ve fakr nasıl birer vesile-i saadet bulunduğunu gayet kat'î bir tarz ile ispat eder. Saadet-i dâreyne giden yolu gösterir.
SEKİZİNCİ SÖZ: .... 62
اَللهُ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُوَ الْحَىُّ الْقَيُّومُ 3* اِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللهِ اْلاِسْلاَمُ * 4
âyetlerinin meâlinde mahiyet-i dünya ve dünyada mahiyet-i insan ve insanda mahiyet-i din hakkındaki âyâtın mühim bir sırrını (Suhûf-u İbrahim'de aslı bulunan) güzel ve parlak bir temsil ile tefsir etmekle beraber, dünyanın mahiyetini ve dünyadaki ruh-u insanî ve insandaki dinin kıymetini göstermekle beraber,