Lem'alar

Lem'alar, Fihrist, 680. sayfadasınız.

İkinci Remiz: يَا بَاقِى أَنْتَ الْبَاقِى 1 nin bir sırrını tefsir edip, aşk-ı mecâziye müptela olan insana, aşk-ı hakikiyi ve Mâbud-u Bilhakkı gösterir.
Üçüncü Remiz: Hayat-ı bâkiyeye ve sermedi manzaralara namzed, yüksek makamda halkolunan istidadat ve letaif-i insaniye, bazen hiç ender hiç olan hevâ-yı nefse esir bulunduğundan, ikaz ve inzar ile insanı teyakkuza sevkeden büyük bir hakikatın küçük bir ucudur.
Dördüncü Remiz: Uzun emellerden ve geçmiş ve gelecek elemlerden ruh ve kalbi güzel bir temsil ile kurtarıp, "Lailâhe İllallah" kelime-i kudsiyesini şifâyab ve rahmetbahş hazinesine teslim eder.
ON BEŞİNCİ NOTA:.... 236
"Üç Mesele"dir.
Birincisi: İsm-i Hafîz'in tecelli-i etemmine işaret eden
فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ * وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ * 2
âyetiyle, Hafîz-i Zülcelâlin Küre-i Arz tarlasında ezel ilmiyle halkedip zer' ettiği tohumları, kesif toprak içinde ve şiddet-i bürûdet karşısında mukavemetsiz, nihayetsiz zayıf ve küçük oldukları halde, muhafaza edip haşr-ı baharîde başka bir âlemden gelmişler gibi, evâmir-i tekviniyeye imtisal ile gelmeleriyle, emanet-i kübra hamelesi ve arzın halifesi ve kâinatın meyvesi olan insanların ef'al ve âsar ve akvalleri ve hasenat ve seyyiatları muhafaza edilip haşrin sabahında meydan-ı muhasebeye getirileceğini kat'i ispat edip, haşri bazı sebepler neticesi bait gören insanlara, bilmüşahede nümûnesini gösterir.
Hafız Ali
ON SEKİZİNCİ LEM'A:.... 238
İleride Sikke-i Tasdik-i Gaybî ve Teksir Lem'alar mecmuasında neşredilmiştir.
ON DOKUZUNCU LEM'A:.... 239
كُلُوا وَاشْرَبُوا وَلاَ تُسْرِفُوا * بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ * 3
âyet-i kerimesini "Yedi Nükte" ile tefsir eden iktisadı emredip, israf ve tebzirden nehyeden ve bilhassa bu asırdaki beşere gayet mühim bir ders-i hikmet veren, kıymettar ve çok mübarek bir risaledir.
Birinci Nükte: Cenâb-ı Hak, beşere ihsan ettiği bilcümle nimetlerin mukabilinde beşerden ancak bir "şükür" istediğini; iktisat hem nimetlere karşı bir ihtiram, hem Cenâb-ı Hakka karşı bir şükr-i mânevî, hem nimetin bereketlenmesine

İkinci Remiz: يَا بَاقِى أَنْتَ الْبَاقِى 1 nin bir sırrını tefsir edip, aşk-ı mecâziye müptela olan insana, aşk-ı hakikiyi ve Mâbud-u Bilhakkı gösterir. Üçüncü Remiz: Hayat-ı bâkiyeye ve sermedi manzaralara namzed, yüksek makamda halkolunan istidadat ve letaif-i insaniye, bazen hiç ender hiç olan hevâ-yı nefse esir bulunduğundan, ikaz ve inzar ile insanı teyakkuza sevkeden büyük bir hakikatın küçük bir ucudur. Dördüncü Remiz: Uzun emellerden ve geçmiş ve gelecek elemlerden ruh ve kalbi güzel bir temsil ile kurtarıp, "Lailâhe İllallah" kelime-i kudsiyesini şifâyab ve rahmetbahş hazinesine teslim eder. ON BEŞİNCİ NOTA:.... 236 "Üç Mesele"dir. Birincisi: İsm-i Hafîz'in tecelli-i etemmine işaret eden فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ * وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ * 2 âyetiyle, Hafîz-i Zülcelâlin Küre-i Arz tarlasında ezel ilmiyle halkedip zer' ettiği tohumları, kesif toprak içinde ve şiddet-i bürûdet karşısında mukavemetsiz, nihayetsiz zayıf ve küçük oldukları halde, muhafaza edip haşr-ı baharîde başka bir âlemden gelmişler gibi, evâmir-i tekviniyeye imtisal ile gelmeleriyle, emanet-i kübra hamelesi ve arzın halifesi ve kâinatın meyvesi olan insanların ef'al ve âsar ve akvalleri ve hasenat ve seyyiatları muhafaza edilip haşrin sabahında meydan-ı muhasebeye getirileceğini kat'i ispat edip, haşri bazı sebepler neticesi bait gören insanlara, bilmüşahede nümûnesini gösterir. Hafız Ali ON SEKİZİNCİ LEM'A:.... 238 İleride Sikke-i Tasdik-i Gaybî ve Teksir Lem'alar mecmuasında neşredilmiştir. ON DOKUZUNCU LEM'A:.... 239 كُلُوا وَاشْرَبُوا وَلاَ تُسْرِفُوا * بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ * 3 âyet-i kerimesini "Yedi Nükte" ile tefsir eden iktisadı emredip, israf ve tebzirden nehyeden ve bilhassa bu asırdaki beşere gayet mühim bir ders-i hikmet veren, kıymettar ve çok mübarek bir risaledir. Birinci Nükte: Cenâb-ı Hak, beşere ihsan ettiği bilcümle nimetlerin mukabilinde beşerden ancak bir "şükür" istediğini; iktisat hem nimetlere karşı bir ihtiram, hem Cenâb-ı Hakka karşı bir şükr-i mânevî, hem nimetin bereketlenmesine