وَالسَّلاَمُ عَلٰى مَنِ اتَّبَعَ الْهُدٰى
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ وَحْدَهُ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلٰى مَنْ لاَ نَبِىَّ بَعْدَهُ. اَمَّا بَعْدُ فَقَدْ قُسِّمَ بَعْضُ رِسَالَةِ النُّورِ بِتَقْسِيمِ اْلاَعْمَالِ وَوُدِّعَ لِى كِتَابَ (تَقْدِيرْ نَامَه) لِتَحْرِيرِ فِهْرِسْتَتِهِ فَطَالَعْتُ عَلٰى قَدَرِ اْلاِسْتِطَاعَةِ فَاِذَا فَسَّرَ حَقَائِقَ مُنِيفَةٍ وَحِكَمَ وَفِيرَةٍ وَفَوَائِدَ كَثِيرَةٍ وَاَنَا عَاجِزٌ لِفَهْمِهَا حَقًّا وَاُعِيدَ لِى مُؤَلِّفُهَا اْلاِفْتِتَاحَ حَقَائِقَهَا فَاَقُولُ جَزَى اللهُ تَعَالٰى الْمُؤَلِفَ خَيْرًا كَثِيرًا وَاَسْكَنَهُ مَعَ طَلَبَةِ رَسَائِلِ النُّورِ وَرُفَقَائِهِمْ بِفَضْلِهِ جَنَّةَ النَّعِيمِ بِالدَّارِ اْلاٰخِرَةِ اَنَّهُ هُوَ اَهْلُ التَّقْوٰى وَاَهْلُ الْمَغْفِرَةِ آمِينَ آمِينَ بِحُرْمَةِ سَيِّدِ الْمُرْسَلِينَ
M. Sabri (Rahmetullahi Aleyh)
رَحْمَةُ اللهِ عَلَيْهِ بِعَدَدِ حُرُوفِ رَسَائِلِ النُّورِ
OTUZUNCU LEM'A:.... 555
"Sekîne" nâm-ı âlisiyle tabir edilen ve herbiri bir İsm-i Âzam olan veyahut altısı birden İsm-i Âzam bulunan esma-i hüsna'dan "Ferd, Hay, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs" ism-i şeriflerine ait pek çok kıymettar ve Risale-i Nur'un şâheserlerinden biri olan bu lem'a, yüksek bir ifade ve çok ince hakikatlerle kaleme alınmış; hem çok derin mesail-i vahdaniyet, azametli genişlikleriyle tefhim edilmiş; hem pek bariz bir surette mevcudiyet-i İlâhiyeye işaret eden şu hayretengiz faaliyet ile, Müdebbiriyet-i Rabbaniye o kadar güzel izah edilmiş ki, ah ne olurdu, bu risalenin hakikatlarının âmâkına ulaşmak şöyle dursun, sathını olsun bari görebilseydim. Heyhât! Kasir fehmime bakılmayarak, bu risale, hissesine isabet eden bir kardeşimizin seferber halinde bulunması mazeretinden dolayı bana gönderilmişti. Liyakatsızlığımla beraber perişan hâlim böyle bir şâheseri fihristeye idhal edebilecek surette hulâsa etmeye kâfi gelmediğinden, mahcubiyetle emre itaat ediyorum.
Bu kıymetdar Lem'a, "Altı Nükte-i Mühimme"ye inkısam etmiştir.
BİRİNCİ NÜKTE:.... 555
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ وَاْلاَرْضَ فَرَشْنَاهَا فَنِعْمَ الْمَاهِدُونَ * 1
âyetinin bir nüktesi ve "Kuddûs" İsm-i Âzamının bir cilvesi olup; hem mevcudiyet-i İlâhiyeyi kemâl-i zuhur ile hem vahdaniyet-i İlahiyeyi kemâl-i vuzuh ile göstermektedir. Evet, şu muntazam kâinat ve şu azametli gayet büyük fabrika,
وَالسَّلاَمُ عَلٰى مَنِ اتَّبَعَ الْهُدٰى
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ وَحْدَهُ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلٰى مَنْ لاَ نَبِىَّ بَعْدَهُ. اَمَّا بَعْدُ فَقَدْ قُسِّمَ بَعْضُ رِسَالَةِ النُّورِ بِتَقْسِيمِ اْلاَعْمَالِ وَوُدِّعَ لِى كِتَابَ (تَقْدِيرْ نَامَه) لِتَحْرِيرِ فِهْرِسْتَتِهِ فَطَالَعْتُ عَلٰى قَدَرِ اْلاِسْتِطَاعَةِ فَاِذَا فَسَّرَ حَقَائِقَ مُنِيفَةٍ وَحِكَمَ وَفِيرَةٍ وَفَوَائِدَ كَثِيرَةٍ وَاَنَا عَاجِزٌ لِفَهْمِهَا حَقًّا وَاُعِيدَ لِى مُؤَلِّفُهَا اْلاِفْتِتَاحَ حَقَائِقَهَا فَاَقُولُ جَزَى اللهُ تَعَالٰى الْمُؤَلِفَ خَيْرًا كَثِيرًا وَاَسْكَنَهُ مَعَ طَلَبَةِ رَسَائِلِ النُّورِ وَرُفَقَائِهِمْ بِفَضْلِهِ جَنَّةَ النَّعِيمِ بِالدَّارِ اْلاٰخِرَةِ اَنَّهُ هُوَ اَهْلُ التَّقْوٰى وَاَهْلُ الْمَغْفِرَةِ آمِينَ آمِينَ بِحُرْمَةِ سَيِّدِ الْمُرْسَلِينَ
M. Sabri (Rahmetullahi Aleyh)
رَحْمَةُ اللهِ عَلَيْهِ بِعَدَدِ حُرُوفِ رَسَائِلِ النُّورِ
OTUZUNCU LEM'A:.... 555
"Sekîne" nâm-ı âlisiyle tabir edilen ve herbiri bir İsm-i Âzam olan veyahut altısı birden İsm-i Âzam bulunan esma-i hüsna'dan "Ferd, Hay, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs" ism-i şeriflerine ait pek çok kıymettar ve Risale-i Nur'un şâheserlerinden biri olan bu lem'a, yüksek bir ifade ve çok ince hakikatlerle kaleme alınmış; hem çok derin mesail-i vahdaniyet, azametli genişlikleriyle tefhim edilmiş; hem pek bariz bir surette mevcudiyet-i İlâhiyeye işaret eden şu hayretengiz faaliyet ile, Müdebbiriyet-i Rabbaniye o kadar güzel izah edilmiş ki, ah ne olurdu, bu risalenin hakikatlarının âmâkına ulaşmak şöyle dursun, sathını olsun bari görebilseydim. Heyhât! Kasir fehmime bakılmayarak, bu risale, hissesine isabet eden bir kardeşimizin seferber halinde bulunması mazeretinden dolayı bana gönderilmişti. Liyakatsızlığımla beraber perişan hâlim böyle bir şâheseri fihristeye idhal edebilecek surette hulâsa etmeye kâfi gelmediğinden, mahcubiyetle emre itaat ediyorum.
Bu kıymetdar Lem'a, "Altı Nükte-i Mühimme"ye inkısam etmiştir.
BİRİNCİ NÜKTE:.... 555
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ وَاْلاَرْضَ فَرَشْنَاهَا فَنِعْمَ الْمَاهِدُونَ * 1
âyetinin bir nüktesi ve "Kuddûs" İsm-i Âzamının bir cilvesi olup; hem mevcudiyet-i İlâhiyeyi kemâl-i zuhur ile hem vahdaniyet-i İlahiyeyi kemâl-i vuzuh ile göstermektedir. Evet, şu muntazam kâinat ve şu azametli gayet büyük fabrika,