Şualar

Şualar, Fihrist, 949. sayfadasınız.

'öldü' diye bağıracak, bütün dünya işitecek." Bu ihbar-ı Nebevi ile o zamanda radyo gibi ses nakleden gayet sür'atli nakil vasıtalarının keşfedileceği bildirilmiş.
Hem yine ferman etmişler ki: Deccalın yırtıcı rejiminin ve teşkil ettiği komitesinin ve kurduğu hükûmetinin ve şahs-ı mânevîsinin dehşetli icraâtının, İsevîlerde zuhur edecek hakikî bir dinin hakikat-ı Kur'ân'a iktidâ edip ittihad etmesiyle ve Hazret-i İsa Aleyhisselâmın nüzul etmesiyle parçalanıp, mahvolacağını ihbar etmişler. Hem her iki deccalın asırlarındaki hadisât-ı acîbeler, onların bahisleriyle alakadar olmasından onlardan sudûr edecek zannedilmiş. Hem bir kısım râvilerin yanlış ve hatâ içtihadları metn-i hadise karışmakla hadis zannedilerek, zuhur eden bir kısım vukuât-ı süfyaniye rivâyât-ı hadise muhalif gibi görünmüş. Hem her iki deccalın evsafları ayrı ayrı iken rivayetlerde iltibas olmuş. Hem büyük mehdinin vasıfları sabık mehdilere işaret eden rivayetlerle mutabık çıkmamasından o hadisler müteşabih hükmüne geçmiş olmasından ibarettir.
İkinci Makam: Bu makamın ihtiva ettiği yirmi üç mesele, istikbalden haber veren hadislere âittir. Bu hadislerin mânâları kısmen tefsir, kısmen te'vil, kısmen tabir edilmekle anlaşılır.
Yirmi üç meseleden Birincisi: Bu risale yazıldıktan hayli zaman sonra te'vilini göstermiştir. "Süfyan bir su içecek, eli delinecek." Yani, bir nevi su olan rakı içecek ve çok israfâta girecek.
İkincisi: Âhirzamanın dehşetli bir şahsı sabah kalkar, alnında "Hâzâ kâfir" yazılmış bulunur.
Üçüncüsü: Âhirzamanın müstebid hâkimleri, hususan deccalın yalancı cennet ve cehennemleri bulunur.
Dördüncüsü: "Âhirzamanda 'Allah, Allah' diyecek kalmaz." Bu hadis-i şerif iki suretle tevil edilmiştir.
Beşincisi: Âhirzamanda deccal gibi bir kısım şahıslar ulûhiyet dâvâ edecekler ve kendilerine secde ettirecekler.
Altıncısı: Fitne-i âhirzaman o kadar dehşetlidir ki, kimse nefsine hakim olamaz. Bütün ümmet emr-i Peygamberî (a.s.m.) ile bin üç yüz seneden beri
مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ.. مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ * 1
diyerek duâ etmişler.
Yedincisi: Süfyan büyük bir âlim olacak, ilmi ile dalâlete düşecek ve çok âlimler ona tabi olacak.
Sekizincisi: Deccalın dehşetli mânevî fitnesi İslâmlar içinde olacak ve o fitneden bütün ümmet istiâze edecek ve etmiş olacak.
Dokuzuncusu: Süfyanın vukûatı ve istikbale âit hadisâtı Şam'ın etrafında ve Arabistan'da tasvir edilmiş. Ravilerin yanlış tevillerinin sebebi olduğu izah edilmiş.

'öldü' diye bağıracak, bütün dünya işitecek." Bu ihbar-ı Nebevi ile o zamanda radyo gibi ses nakleden gayet sür'atli nakil vasıtalarının keşfedileceği bildirilmiş. Hem yine ferman etmişler ki: Deccalın yırtıcı rejiminin ve teşkil ettiği komitesinin ve kurduğu hükûmetinin ve şahs-ı mânevîsinin dehşetli icraâtının, İsevîlerde zuhur edecek hakikî bir dinin hakikat-ı Kur'ân'a iktidâ edip ittihad etmesiyle ve Hazret-i İsa Aleyhisselâmın nüzul etmesiyle parçalanıp, mahvolacağını ihbar etmişler. Hem her iki deccalın asırlarındaki hadisât-ı acîbeler, onların bahisleriyle alakadar olmasından onlardan sudûr edecek zannedilmiş. Hem bir kısım râvilerin yanlış ve hatâ içtihadları metn-i hadise karışmakla hadis zannedilerek, zuhur eden bir kısım vukuât-ı süfyaniye rivâyât-ı hadise muhalif gibi görünmüş. Hem her iki deccalın evsafları ayrı ayrı iken rivayetlerde iltibas olmuş. Hem büyük mehdinin vasıfları sabık mehdilere işaret eden rivayetlerle mutabık çıkmamasından o hadisler müteşabih hükmüne geçmiş olmasından ibarettir. İkinci Makam: Bu makamın ihtiva ettiği yirmi üç mesele, istikbalden haber veren hadislere âittir. Bu hadislerin mânâları kısmen tefsir, kısmen te'vil, kısmen tabir edilmekle anlaşılır. Yirmi üç meseleden Birincisi: Bu risale yazıldıktan hayli zaman sonra te'vilini göstermiştir. "Süfyan bir su içecek, eli delinecek." Yani, bir nevi su olan rakı içecek ve çok israfâta girecek. İkincisi: Âhirzamanın dehşetli bir şahsı sabah kalkar, alnında "Hâzâ kâfir" yazılmış bulunur. Üçüncüsü: Âhirzamanın müstebid hâkimleri, hususan deccalın yalancı cennet ve cehennemleri bulunur. Dördüncüsü: "Âhirzamanda 'Allah, Allah' diyecek kalmaz." Bu hadis-i şerif iki suretle tevil edilmiştir. Beşincisi: Âhirzamanda deccal gibi bir kısım şahıslar ulûhiyet dâvâ edecekler ve kendilerine secde ettirecekler. Altıncısı: Fitne-i âhirzaman o kadar dehşetlidir ki, kimse nefsine hakim olamaz. Bütün ümmet emr-i Peygamberî (a.s.m.) ile bin üç yüz seneden beri مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ.. مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ * 1 diyerek duâ etmişler. Yedincisi: Süfyan büyük bir âlim olacak, ilmi ile dalâlete düşecek ve çok âlimler ona tabi olacak. Sekizincisi: Deccalın dehşetli mânevî fitnesi İslâmlar içinde olacak ve o fitneden bütün ümmet istiâze edecek ve etmiş olacak. Dokuzuncusu: Süfyanın vukûatı ve istikbale âit hadisâtı Şam'ın etrafında ve Arabistan'da tasvir edilmiş. Ravilerin yanlış tevillerinin sebebi olduğu izah edilmiş.